HIZLI TREN DEĞİL HIZLI ÖNLEM |

HIZLI TREN DEĞİL HIZLI ÖNLEM

Şanlıurfa'ya gelecek hızlı tren başta olmak üzere her türlü yatırım sadece buraya değil bu topraklar üzerinde emeli olan başta İsrail olmak üzere tüm işgalcilerin planlarını akim bırakacaktır. Geçtiğimiz günlerde İsrailli bir yetkili ağzından kaçırmamış gözdağı vermişti.

İran'dan sonra sıra Türkiye'ye gelecek diye. Şanlıurfa bu yüzden stratejik ve önemli.

Şanlıurfa: Uygarlığın Beşiğinden Geleceğe

Tarih sahnesinde öyle şehirler vardır ki, yalnızca geçmişiyle değil, geleceğiyle de insanlığa yön verir. Şanlıurfa işte bu şehirlerden biridir. Göbeklitepe’nin keşfiyle dünya tarihinin yeniden yazıldığına tanık olduk. Ardından Karahantepe geldi, insanlığın bilinen geçmişine yeni sayfalar eklendi. Ve şimdi de Mendiktepe Projesi… Tarihi ve kültürel bir miras daha gün yüzüne çıkarılıyor.

Bu sadece Şanlıurfa için değil, tüm insanlık için büyük bir kazanım. Çünkü bu topraklardan çıkan her taş, her kalıntı, uygarlığın köklerine dair yeni ipuçları veriyor. İnsanın varoluşuna, inançlarına, medeniyet yolculuğuna dair eşsiz belgeler ortaya koyuyor. Başka bir ifadeyle, Şanlıurfa her kazısıyla dünyaya “medeniyetin beşiği” olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.

Ancak bu keşiflerin sadece arkeolojiyle sınırlı kalmadığını görmek gerek. Şanlıurfa, uluslararası projelerin de merkezinde. Bölgenin stratejik önemini bilen dış güçler, farklı politikalarla bu topraklar üzerinde hesap yapıyor. İsrail’in özellikle Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde Şanlıurfa ve çevresine yönelmesinin tesadüf olmadığını hatırlatmak gerekir. Çünkü burası sadece bir şehir değil, tarihin kalbi, geleceğin kilidi konumunda.

Tam da bu yüzden Türkiye’nin bu bölgeye yaptığı yatırımların önemi daha da artıyor. Hızlı tren projeleri, ulaşım ve altyapı yatırımları yalnızca Şanlıurfa’nın değil, tüm ülkenin ufkunu genişletecek. Dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin bu eşsiz topraklara daha kolay ulaşması, yalnızca ekonomiye değil, aynı zamanda kültürel etkileşime de katkı sunacak. Gelen turistin kültür düzeyini yükselten, ufkunu genişleten bir deneyim yaşatacak.

Geleceğe dair bir başka boyut ise iklim ve çevre politikaları. GAP ve benzeri projelerle sulama, enerji ve kalkınma yatırımları bölgeyi güçlendirirken, Şanlıurfa’nın tarihi ve kültürel miraslarıyla birlikte dünya iklim projelerinde de söz sahibi olmasını sağlayacak. Çünkü kültürel değerleriyle öne çıkan bir ülke, çevresel ve siyasi arenada da daha güçlü bir pozisyona sahip olur.

Kısacası, Göbeklitepe’den Karahantepe’ye, oradan Mendiktepe’ye uzanan bu yolculuk, sadece geçmişi değil, geleceği de aydınlatıyor. Şanlıurfa, insanlığın ilk adımlarını attığı topraklardan şimdi küresel geleceğe mesaj gönderiyor:

“Biz buradayız ve bu miras sadece bizim değil, tüm insanlığındır.”

Bu projeler ülkemize gelecek turistlerin kültür düzeylerinde de ciddi katkılar sağlayacak çıtayı yükseltmeye ciddi katkı sağlayacaktır. Ülkemizi sadece plaj olarak değil aynı zamanda kültür ve medeniyet bekçisi olarak görüp olumlu izlenimler bırakacaklarından zerre kadar şüphe yoktur.

Turistlerin sayısı kadar niteliğinin önemi yadsınamamalıdır.