Göbekli̇tepe Gerçeği̇ Gölgelenemez | Reha AJANS | KENTİN GÖZÜ KULAĞI | HABERLER
Gündem

GÖBEKLİTEPE GERÇEĞİ GÖLGELENEMEZ

GÖBEKLİTEPE GERÇEĞİ GÖLGELENEMEZ

GÖBEKLİTEPE GERÇEĞİ GÖLGELENEMEZ

İnsanlık tarihini sarsan tek bir fotoğraf.
Yukarıda: 1994 yılında gökyüzünden çekilmiş, Türkiye’de sıradan bir tepe görüntüsü.
Aşağıda: Aynı tepe kazılardan sonra, dünyanın bilinen en eski dini kompleksi Göbeklitepe ortaya çıkmış halde – Stonehenge’den 6.000 yıl daha eski. Bu keşif yalnızca dinler tarihini yeniden yazmakla kalmadı; aynı zamanda uzun yıllar kabul edilen “tarımın karmaşık toplumu doğurduğu” teorisini de sarstı. Ya tam tersi doğruysa? Bu keşif, kökenlerimizi yeniden düşünmemizi zorunlu kılıyor.

Yüzyıllar boyunca Göbeklitepe adı verilen bu tepe, sadece bir tepeydi ve yöredeki çiftçiler tarafından tarım arazisi olarak kullanılıyordu. 1994 yılında muhtemelen bir tarama çalışması kapsamında çekilen hava fotoğrafı, yüzeyde bazı tuhaflıkları ortaya çıkardı: garip renk değişimleri ve fazlasıyla mükemmel görünen yuvarlak bir form… Bu durum, toprağın altında yapay bir yapının var olabileceğini düşündürdü. Merak uyandıran izler üzerine arkeologlar 1995’te Klaus Schmidt önderliğinde kazılara başladı. Ortaya çıkarılanlar ise tam anlamıyla devrim niteliğindeydi: tonlarca ağırlıktaki T biçimli monolitik sütunlardan oluşan halka planlı dev yapılar ve bu sütunların üzerinde tilki, yılan, kuş gibi hayvan kabartmaları.

Karbon-14 (radyokarbon) tarihlendirme yöntemi akıl almaz bir gerçeği ortaya koydu: Bu kompleks M.Ö. 9600 civarında, Çanak Çömleksiz Neolitik dönemde inşa edilmişti ve bu onu bilinen en eski anıtsal yapı kompleksi yapıyor – hem de açık ara.

Göbeklitepe’nin keşfinin önemi abartılamaz. Bu buluntu, Neolitik Devrim’in temel anlatısını kökten sorguluyor. Bu anlatıya göre M.Ö. 10.000 civarında tarımın icadı, insanlara yerleşik hayata geçme, besin fazlası üretme, karmaşık toplumsal yapılar geliştirme ve ardından organize dinlerin ortaya çıkmasını sağlamıştı. Göbeklitepe bu teoriyi tersine çeviriyor. Henüz tarımın yaygınlaşmadığı bir dönemde, avcı-toplayıcılar tarafından inşa edilmiş devasa ve son derece gelişmiş bir dini kompleks karşımızda. Bu durum, kutsal bir alanı inşa edip sürdürme ihtiyacının, insanların bir araya gelmesine, yerleşik hayata yönelmesine ve kalabalık iş gücünü beslemek için tahıl yetiştirme denemelerine yol açmış olabileceğini düşündürüyor. Yani tarımı başlatan şey din olabilir.

Site M.Ö. 8000 civarında bilinçli olarak toprakla kapatıldı ve bu sayede binlerce yıl boyunca mükemmel şekilde korundu. İşte yüzyıllar boyunca sıradan bir tepe sanılan bu alan, ta ki o kader anındaki hava fotoğrafı çekilene kadar sırlarını saklamayı sürdürdü.